Tiyatrocularla buluşan Kabaktepe, “Medeni bir toplumun en önemli ölçütlerinden biri, hiç şüphe yok ki tiyatroyla kurduğu ilişki biçimidir. Tiyatro kendine mahsus özellikleriyle seçkin bir sanat dalıdır. Tiyatro’nun olmazsa olmaz şartı seyircidir. Bu nedenle, yaşadıkları şehir Kültür ve Sanat Başkenti olan sevgili İstanbulluları, tiyatro sanatına daha çok ilgi göstermeye davet ediyorum.” dedi.
KABAKTEPE: “TİYATRO, EN KÖKLÜ SANAT DALI”
Kabaktepe konuşmasında; “Bilindiği gibi tiyatro, tarihi insanlık kadar eski olan, insanı insana yine insanla anlatan en büyük ve en köklü sanat dallarındandır. Bu anlamda dünyada henüz birçok sanat dalı yokken, tiyatro vardı demek yanlış olmaz. Zaten antik tiyatro kavramı, bu sanatın ne kadar kadim bir geçmişe sahip olduğunun en güzel kanıtıdır. Gerçekten de dünyanın tarih itibarıyla en eski kentlerinde bile mutlaka tiyatroya dair bir mekana ya da ize rastlarsınız. Medeni bir toplumun en önemli ölçütlerinden biri, hiç şüphe yok ki tiyatroyla kurduğu ilişki biçimidir. Tiyatro kendine mahsus özellikleriyle seçkin bir sanat dalıdır. Tiyatronun en belirgin yanlarından biri canlılığıdır. Bir sinema filmini, bir belgeseli veya kayıt altına alınmış herhangi bir gösteriyi istediğiniz kadar izlersiniz ve her seferinde de izlediğiniz aynı görseldir. Oysa bir tiyatro oyunu her izlediğinizde yenidir; farklı bir performans, başka bir renk, değişik bir tattır. Çünkü ya dekor, ya ışık, ya oyuncuların farklılığı ya da oyuncuların performansı, kısacası mutlaka bir şey bir önceki oyunda olduğundan farklıdır. Bu da tiyatroyu birçok sanat dalından ayıran alamet-i farikalardan biridir” dedi.
Yorumlar kapalı.