TARİHE KARIŞAN YAKACIK ÇEŞMELERİ
Kırk kadar çeşme, pınar ve kuyu varmış Yakacık semtinde bir zamanlar. Hepsi de gürül gürül akar, yaz sıcağından İstanbul’un balkonu Yakacık’a kaçan İstanbulluları serinletirmiş. Peki, sonra ne mi olmuş? Birçoğu hayrat olan bu çeşmelerin kimisi kurumuş. Kurumayanlar ise kurutulmuş. Ya üzerine site dikilmiş, ya da üzerinden yol geçirilmiş. Daha otuz kırk yıl önce ihya edilmiş çeşmelere neden bakılmamış? Onları yaptıranların kemikleri neden sızlatılmış? O çeşmeler bugün varlığını korusa, güzelce bakılsa, onarılsa, sağlıklı borular döşense, birçok kişinin dünyanın parasını ödeyip plastik bidonlarla evine içme suyu satın almayacağına eminim. Bunun kanıtı hala varlığını sürdürebilen çeşmelere gösterilen ilgidir.
YAKACIK’TA ÇEŞMELER, PINARLAR, HAYRAT KUYULAR VARDI
YAKACIK ÇEŞMELERİ İLGİ ve ONARILMAYI BEKLİYOR
1/ABBAS PAŞA ÇEŞMESİ: Kartal Caddesinin başında, Abbas Paşa’nın köşkünün (şimdiki Hatice Abbas Halim Paşa Yetiştirme Yurdu) bahçesinin batı ucundadır. Abbas Paşa tarafından yaptırılmıştır. Üzerindeki kitabeden ihya tarihini okumak mümkün olmamaktadır. Âmâ yaşı yüz yılı aşan eski çeşmelerden olduğu bilinmektedir. Tek musluklu, yalaklı ve yukarıdan savaklıdır. Eskiden yalıya giden ve yalıdan dönen köylüler daha çok hayvanlarını sulamak için kullanırlarmış. Günümüzde kurumuş bir halde kaderine terkedilmiştir.
2/HASAN PAŞA ÇEŞMESİ: Kartal Caddesinde, İngiliz’in Köşküne (şimdiki Çocuk ve Doğum Hastanesi) giden yolun başındadır. Kitabesinde ihya tarihi olarak hicri 1313 yılı görünmektedir. Bu tarih de miladi 1897 yılına tekabül ettiğinden, çeşmemiz şu anda 113 yaşındadır.
Çeşmeyi yaptıran da yine kitabeden anlaşıldığına göre Hasan Paşa’dır. Kare planlı bir yapıya sahiptir. Eskiden dört bir yanında birer musluk varmış. Şimdi, sadece kitabenin olduğu batı cephesindeki bir musluktan su akmaktadır.
3/SUYA BATMAZ ÇEŞMESİ: Suya Batmaz mevkiinde, Bahçelievler Sokağının başındadır.1957 yılında Bolu eşrafından ve muteber tüccarlarından merhum Ferit Şerbetçi’nin yaptırdığı bir hayrattır. Tek musluklu, üstten savaklıdır. Günümüzde kurumuş bir haldedir.
4/YAKACIK ULU CAMİİ ÇEŞMESİ: Abbas Paşa’nın köşkünün (şimdiki Hatice Abbas Halim Yetiştirme Yurdu) arkasındaki eski tekkenin yerine inşa edilen Ulu Camiinin çeşmesidir. Üç muslukludur. Yapım yılı 1979 olan ve şu anda 33 yaşında bulunan genç çeşmelerimizden biridir.
5/VEZİR ÇEŞMESİ: Vezir Çeşme Sokağının başındadır. Kitabesi kaybolduğu için yapım yılı bilinmemektedir.1960’lı yıllarda yeniden ihya edilmiştir. Eskiden iki yalaklıymış. Günümüz de tek musluklu ve aşağıdan savaklı bir çeşmedir. Geçmişi 70-80 yıla dayandığı söylenen oldukça yaşlı çeşmelerimizdendir.
6/HACI MUSTAFA EFENDİ TÜRBESİ ÇEŞMESİ: Tekke Bayırının üst başında yer alır. Kitabesi okunamaz hale getirildiği için ihya tarihini bilemiyoruz. Âmâ yüz yılı çok aşan bir yaşa sahip olduğunu tekke haziresindeki mezar taşlarının yaşlarından tahmin edebiliyoruz. Başucunda çınar ve Selvi ağaçlarının bulunduğu, tek musluklu, alttan savaklı bir çeşmedir. Günümüzde ziyaretçilerini serinletmeye devam etmektedir.
7/TEKKE BAYIRI ÇEŞMESİ: Tekke bayırından sonra Aydos Dağı’na doğru tırmanan doğu yokuşunun başında yer alır.Eski bir pınardır aslında. Hemen arkasında orman başlar. Köyümüz hayırseverlerinden Nurullah ŞANLITÜRK ve Lâz Mustafa Efendi tarafından yaklaşık otuz yıl kadar önce hayrat olarak yapılıp halkın hizmetine sunulmuştur. Tek musluklu olup günümüzde hizmet vermeye devam etmektedir.
8/DERYA ÇEŞMESİ: Batıdan Aydos Dağı’na çıkan yolun başında; köy sınırlarının ise sonun da yer alan bir çeşmedir.Yapım yılı ve yapan kişinin adı bilinmemektedir. Tek musluklu ve üstten savaklı olup günümüzde faal durumdadır.
9/LİMONOĞLU ÇEŞMESİ: Aydos Dağı’na giden yolun altındaki vadi içinde yer alır.Çok güzel bir çınar ağacının dibindedir. Köyümüzün eski çeşmelerindendir. Yeniden ihyası 03.09.1988 yılında, köyümüz hayırseverlerinden Mehmet ŞANLITÜRK tarafından yapılmıştır. Tek musluklu, alttan ve üstten savaklıdır.Güzelim haznesi çöple doldurulmuş olup, bugün kurumuş durumdadır.
10/ALTINPINAR MENBA SUYU: Köyümüzün yaslandığı Aydos Dağı’nın güney yamacında yer alan,suyu oldukça bol bir kaynaktı.Galon ve küçük şişe suyu üretilirdi. 1970’li yılların sonunda sahibi Fahri DOĞAN tarafından üretimine son verilerek arazisi de satıldı.Şimdi membaının bulunduğu yer yerleşim merkezi olarak kullanılıyor.
11/TAŞEREN MENBA SUYU: Altınpınar’a komşu sayılabilecek bir yakınlıkta, o da Aydos
Dağı’nın güney yamacında yer alan, ticari amaçla kullanılan bir pınardı. Suyu oldukça bol ve içimi yumuşaktı. Allah’tan günümüzde üretimine devam ediyor.
12/POLİGON ÇEŞMESİ: Aydos Dağı’nın güney-doğu yamacında, avcılar ve atıcılara ait poligonun girişinde, sağda yer alan oldukça genç yaşta bir çeşmedir. Yazın ortalarına kadar suyu gür bir şekilde fışkırır. Ağustos ve Eylül aylarında suyu epeyce azalır, tek muslukludur.
13/YEŞİL VADİ ÇEŞMESİ: Aydos Dağı’nın güney etekleri ile Yakacık’ı ayıran vadinin Yakacık tarafındaki yamaçlarında,orman içinde yer alan bir pınardır. Pınarın olduğu bahçenin sahibi Sadullah Amca olduğu zamanlarda tek lüleli bir pınardı.Bahçenin yeni sahipleri İbrahim ÇALI,Turhan ÇALI,suyun kaynağını genişleterek,günümüzde 5-6 musluğu olan yaz sıcağında daha çok insanın yararlanacağı bir hayrata dönüştürdüler.
14/KADER ÇEŞMESİ: Eskiden Tepe Mahallenin en uç noktasındaydı. Günümüzde şehir içinde kalmış sayılır.Yeniden ihya yılı 1983’tür.Genç gibi görünmesine rağmen daha eski halini hatırlayanlara göre iyi durumdadır.
15/NİNE’NİN ÇEŞMESİ: Tepe Mahalle, Tepe Sokağın ortalarında yer alır. Başucunda ulu bir kara dut ağacı vardır.Eski bir çeşme olmasına rağmen,kitabesi kaybolduğundan yapım yılı bilinmiyor.Behiye Nine hayratı olduğu için Nine’nin Çeşmesi diye anılır.Tek musluklu ve üstten savaklıdır.
16/GÜL ÇEŞMESİ: Çalkantı denilen mevkiin üst başında, Tepe Mahalleye daha yakın bir yerde bulunur.Yeniden ihya tarihi 1984’tür.Tek muslukludur. Altta iki savağı bulunur.
17/ÇALKANTI ÇEŞMESİ: Çalkantı denilen mevkideydi. Suyunun böbreklere iyi geldiği söylenirdi. Tek musluklu, üstten savaklı bir çeşmeydi. Şimdi yerinde yeller de esmiyor, Mutena(!) bir apartman yükseliyor.
18/YÜREK KAYALAR ÇEŞMESİ:Yeni Mahallenin oldukça üst kesiminde Yürek Kayalar Sokağının başında yer alır. Kitabesi kaybolduğundan yapım yılı bilinmeyen eski bir çeşmedir.Tek musluklu ve üstten savaklıdır.
19/SOĞUK ÇEŞME: Hamam sokaktadır.Adı üstünde suyunun soğukluğu ile ünlüdür. Yapım yılı bilinmiyor.Tek musluklu,alttan ve üstten savaklıdır.Bugün kurumuş bir haldedir.
20/ACI ÇEŞME:Hamam Sokaktan sapan Değerli Çıkmazındadır.İhya tarihi olarak kitabesinde hicri 1136,miladi 1720 tarihi olup köyümüzün en yaşlı çeşmesidir.Yalaklı,kurnalı,gözlü olarak kalmış tek eserdir.Tek musluklu,üstten savakldır.Günümüzde kurumuş haliyle 293.yaşını sürdürmeye çalışıyor.
21/YUKARI HACI KÂHYA ÇEŞMESİ: Adını verdiği Hacı Kâhya Sokağın üst başında yer alır.Başucunda ulu bir çınar bulunur.Hacı Kâhya lâkaplı bir hayırsever tarafından yaptırılmıştır.İhya tarihi,kitabesine göre,hicri 1174,milâdi 1758’dir.Yani şu anda 252 yaşındadır. Halâ çalışır vaziyettedir.Tek musluklu ve alttan savaklıdır.
22/AŞAĞI HACI KÂHYA ÇEŞMESİ:Hacı Kâhya Sokağının alt başındadır.Kitabesine göre ihya tarihi hicri 1311,miladi l895’dir.Yani,bu çeşmemiz de 115 yaşındadır.Tek musluklu, üstten savaklıdır.Günümüzde çalışır vaziyettedir.
23/ÇARŞI MERKEZ CAMİİ ÇEŞMESİ:Merkez Camiin yapım yılı 1850’dir.Bu nedenle çeşme de eski tarihli olmalıdır.Ama,çeşmenin yeniden ihyasında kitabede verilen yıl 1956’dır.Ortadaki büyük olmak üzere,ortadaki büyük musluğun sağında ve solunda ikişer küçük musluk bulunur. Ana musluğun üstünde savak vardır. Küçük musluklardan biri günümüzde yok edilmiş olup,diğerleri de kurumuş durumdadırlar.Sadece ana musluk faal haldedir.Çarşı Merkez Camii Çeşmesi,çarşıda,aynı zamanda asırlık çınarların da altında yer alır.Bu çeşme,köyümüzün içimi en yumuşak ve tadı çok leziz suyunu barındırır içinde.
24/HASAN PAŞA İLKOKULU ÇEŞMESİ: Eski Hasan Paşa İlkokulunun bahçesinde, gür bir çınarın dibinde yer alır.Hangi hayırsever tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir.Biz,ellili yılların ikinci yarısında okula başladığımızda var olduğuna göre,geçmişi en azından 60-70 yıl öncesine kadar dayanmaktadır. Öğretmen ve öğrencilere hizmet etmesi için yapılmış içimi yumuşak bir suyu olan hayrattır.4-5 musluklu ve üstten savaklıdır.
25/HACI MERZUKA TULGA ÇEŞMESİ: Alt Dere Sokaktadır.Akdoğan ve Tulga ailelilerinin ruhları için Hacı Merzuka TULGA tarafından 1990 yılında muhtemelen yeniden ihya edilen bir hayrattır.Ortada büyük musluk,her iki yanında birer küçük musluk bulunan,alttan savaklı bir çeşmedir.Günümüzde kurumuş durumdadır.
26/TİRYAKİLERİN ÇEŞMESİ: Köyümüzün Tiryakiler diye anılan ailelerinden Arif Ağaların evinin önündeki çayırda yer alırdı.Hatırladığım kadarıyla iki tarafında yalakları bulunan büyükçe bir çeşmeydi.Her iki yanında büyük muslukları ve üstten savakları vardı.Günümüzde,yerinde altında bir bankanın da bulunduğu bir bina yükseliyor.
27/YENİ MAHALLE SOĞUK ÇEŞME: Şamandıra Caddesinde, Yeni Mahalleye giderken yağhanenin hemen yüz metre ilerisinde bol suyu olan bir çeşmeydi.Aliye Annenin evinin karşısında yer aldığından,köylümüzce Aliye Anne’nin çeşmesi diye de bilinir. Tek musluklu, üstten savaklıydı. Günümüzde, ondan geriye kalan haznesi, yol kenarında,bir garip hüzünle gelip geçenlere bakmaktadır.
28/PEMBE ÇEŞME: Samandıra Caddesi üzerinde Soğuk Çeşme’den sonra yer alan bir çeşme idi. Adını, sürekli olarak aynı şekilde yapılan pembe renkli badanasından alırdı. Bu nedenle de yerli, yabancı herkese çok sevimli görünürdü.Tek musluklu,üstten savaklıydı. Bulunduğu yerde şimdi çok genişlemiş olan Samandıra Caddesi yer alıyor.
29/SELİM SÜTER ÇEŞMESİ: Yeni Mahallede, Samandıra Caddesi üzerinde, Pembe Çeşmenin aşağı yukarı iki yüz metre ilerisinde yer alırdı. Bol suyu olan tek musluklu,üstten savaklı bir çeşmeydi.Günümüzde o da Pembe Çeşmeyle aynı kaderi paylaşıyor.
30/MÜHÜRDAR PAŞA HAYRAT KUYUSU: Yeni Mahallede, Samandıra Caddesi üzerinde Mühürdar Paşa’nın köşkünün bulunduğu korunun duvarlarının hemen dışında, Selim SÜTER çeşmesinin aşağı yukarı karşısında kalan bir yerdeydi. Etrafını defne ağaçları ve güzel bir çınar ağacı süslerdi.Kuyusundan ipe bağlı bir kova ile su çekilirdi. Namazgâhı olan ve büyük yalaklı bir kuyuydu.Genişleyen cadde yüzünden şimdi onun da yerinde yeller esiyor.
31/TAHSİN SÖZÜER ÇEŞMESİ: Yeni Mahalle, Mühürdar Paşa Mevkii, Pelit Sokaktadır. Çeşme yerini Mühürdar Paşa’nın soyundan Selma AKAY bağışlamıştır. Tahsin SÖZÜER oğlunun anısına 1985 yılında yaptırmıştır. Ortadaki büyük olmak üzere 5 musluklu bir çeşmedir. Günümüzde kurumuş durumdadır.
32/HIDIROĞLU ÇEŞMESİ: Eskilerin Eşekçi’nin Bayırı dedikleri, şimdiki Uğur MUMCU mahallesinde, Şamandıra Caddesi üzerindedir. Güzel bir çınar ağacının dibindedir. Çift muslukludur. Yeniden ihyası, 1969 yılında Kayseri’li İzzet TORUN tarafından gerçekleştirilmiştir.
Şu anda hizmet verememektedir da anılarımızda altında Roman düğünlerinin yapıldığı güzelliklerle yerini almış bulunuyor.
33/ÖĞRETMEN SOKAK ÇEŞMESİ: Aklımda kaldığına göre Yeni Mahalle, Öğretmen Sokağındaydı. Tek musluklu, alttan savaklıydı. Günümüzde yok.
34/YALNIZ SELVİ HAYRAT KUYUSU: Köylümüzün Pendik Deresi ya da Kurfalı diye adlandırdığı yalıya inen yolun ortalarında yer alırdı. Ulu bir selvinin dibinde içine iple sarkıtılan kova ile su çekilen bir kuyuydu.Yanında yalağı ve namazgâhı yer alırdı. Yalıya gidip gelen köylülerin hem dinlendikleri, hem ellerini, yüzlerini yıkayıp serinledikleri, hem de namazlarını kılıp, hayvanlarını suladıkları bir kuyuydu. Şimdi, yerini “yalnız” ama “yapayalnız” bir selvi bekliyor.
35/KORU ÇEŞMESİ: Ayazma’dan inilen koru mesiresi içinde, ulu meşelerin altında yer alırdı. Hemen, kaynağının başına yapılmış bir çeşmeydi.Geliri çok az olmasına rağmen soğuk ve leziz bir içimi olan özelliğe sahipti.Tek musluklu ve üstten savaklıydı.Şimdi yok.Yerinde birtakım yerleşimler var.
36/KORU FINDIK SUYU: Korudaki yoğun meşe ağaçlarının önündeki bir açıklıkta, lülesinden serçe parmağı kadar sürekli akan suya sahip olan bir pınardı.Pınarın,40-50 metre alt başında yer alan,bu pınarın fazla sularının toplandığı büyük bir havuz vardı.Bu havuzda toplanan su ile de bostan sulanırdı.Şimdi,yerinde birçok evin yer aldığı bir yerleşim yeri bulunuyor.
37/KORU YOLU ÇEŞMESİ: Yakacık’tan Koru’ya Ayazma üzerinden değil de, direk giden yolun ortalarında yer alan ufakça bir çeşmeydi. Tek musluklu, üstten savaklıydı. Epeyce bir müddet kurumuş olarak kaldıktan sonra yok edildi.
38/TARİHİ AYAZMA ÇEŞMESİ: Ayazma meydanının hemen hemen ortasında yer alır. Başucunda tarihi, ulu bir çınar vardır. Çeşmeye, her iki yanından inilen 10’ar basamaklı merdivenlerle ulaşılır. Eskiden çok güzel mermer bir kitabesi vardı. Şimdi kayıp. Oldukça geniş mermer oluğundan, eskiden iki metre ötedeki duvara vuran su fışkırırdı.Yüzyıllara dayanan bir geçmişinden söz edilen bu tarihi çeşme şimdi kuru. Günümüzdeki genel görünümü ise içler acısı.
39/ŞEKER SUYU: Ayazma ve korudan sonra ulaşılan bir mesirede yer alırdı. Adı üstünde şeker gibi bir tada ve yumuşak içimi olan özelliğe sahip bir suydu. Haznesinin önünde bir büyük musluk, bu musluğun her iki yanında iki küçük musluğa sahip bir çeşmesi vardı. Etrafını, defne, koca yemiş ve irili, ufaklı çınar ağaçları süslerdi. Şeker Suyu’nun bulunduğu yerde şimdi, içinde birçok binanın yer aldığı bir site var.
40/HAYRAT KUYU: Eskilerin söylediğine göre, bir sınır işareti de olan (Kartal ile Yakacık merasını ayıran) bu kuyuyu da Yakacık sınırları içinde analım. Eski Yunus Çimento Fabrikasına taş temin eden Taşocağının girişindeki kapının hemen yanında yer alırdı. Kuyusunun başında çıkrığı bulunan, yalaklı, yeşile boyanmış namazgâhı ile sevimli bir hayrattı, Hayrat Kuyu. Maalesef, günümüzde o da yok.
KAYNAK: İHSAN KÖSE
FOTOĞRAFLAR: FETHİ SATICI
Yorumlar kapalı.